Bir gün Afra’nın babası, kızına büyük bir sürpriz yapmak için mahalledeki pet shop’tan iki tane sevimli civciv almış. Afra, kendi elleriyle minik elbiseler dikerken, civcivlere adlarını da koymuş: Pembiş ve Çimen.
Afra civcivlerin elbiselerini rengarenk kumaşlardan yaptı. Tatlı civcivleri için minik toka ve kurdelede yaptı . Babası kızının yaratıcılığına hayran kaldı. Pembiş ve Çimen, giydikleri özel elbiselerle adeta minik modacıların ilgisini çekmişti. Afra’nın arkadaşları, bu sevimli civcivleri görüp babalarından aynılarını istemeye başlamışlar.
Babalar, kızlarına bu sevimli sürprizi yapmak için kendileride çocuklarına civciv almış. Mahalledeki üç arkadaş, civcivleriyle birlikte bir araya gelip birçok eğlenceli aktivite düzenlemeye karar vermişler. İlk önce, küçük bir su parkı yaparak civcivlerini su kaydırağından kaydırmışlar, serinletmişler. Renkli balonlar arasında oyunlar oynatıp, küçük yüzme havuzlarına sokmuşlar.
Civcivler, suyun içinde sevimli yüzgeçleriyle oynarken Afra arkadaşlarıyla etrafa neşe saçmışlar. Sonra birlikte evcilik oynamışlar; minik evler yapmış, oyuncak mobilyalar kullanmışlar. Afra ve arkadaşları, Pembiş ve Çimen’e küçük evcil hayvanlar gibi davranarak, onlarla sevimli bir oyun dünyası kurmuşlar. Civcivler, sahiplerinin sevgi dolu ilgisiyle çok mutlu olmuşlar. Bir gün, Afra’nın babası da bu eğlenceli oyunlara katılmış.
Birlikte minik bir piknik düzenleyip, civcivlere özel hazırladıkları yemleri paylaşmışlar. Babalar, kızlarının yaratıcılıklarına hayran kalmış, böylece aileler arası bağları daha da güçlenmiş. Her gün birbirinden renkli ve eğlenceli aktivitelerle geçen zaman, Pembiş ve Çimen’in, Afra ve arkadaşlarının hayatında unutulmaz birer dost olduğunu göstermiş. Birlikte geçirdikleri günler, güzel anılarla dolu bir masalın başlangıcı olmuş.